BÜLENT CANKURT - SABAH
SARAYDA IŞILTILI KUTLAMA! Her yıl olduğu gibi bu yıl da beş yıldızlı oteller, Sevgililer Günü'ne özel konaklama paketleri hazırladı. Bu paketler içinde benim en çok dikkatimi çeken Çırağan Sarayı'nın sunduğu paket oldu. Çünkü sarayın Presidential Suit'inde kalan çift, Boğaz manzarasında lüks bir konaklama deneyimi yaşamanın yanı sıra özel tasarım bir mücevhere de sahip olacak. Gilan özel tasarladığı Passionate Heritage adlı yakut ve beyaz pırlantalarla bezeli bir çift küpeyi, Presidential Suit'te kalan çifte hediye edecek. Bu suitte kalacak çifti çok merak ediyorum doğrusu... GÖNÜL KOYAN 2 BİN KİŞİ İÇİN DAĞDA 2. DÜĞÜN Ağa'nın eli tutulmaz' diye boşuna söylememiş atalarımız! İşte size bir örnek... 1.75 milyar dolarlık servetiyle Türkiye'nin en zengin 10'uncu kişisi olan Ali Ağaoğlu, önceki ay Çırağan Sarayı'nda günlerce konuşulan bir törenle vuslata eren kızı Sena ile damadı Koray Kırcal'ın düğününe davet edemediği akrabaları için bir düğün yapmaya hazırlanıyor. Koray-Sena Kırcal'ın Çırağan Sarayı'ndaki düğünü günlerce konuşulmuş; Ali Ağaoğlu, damadına Emirgan'da satın aldığı 8 milyon dolarlık köşkün tapusunu vermiş, Mustafa Kırcal da 23 yaşındaki gelini Sena Ağaoğlu'na 23 kilo altın takmıştı. ULAŞIM VE KONAKLAMA MASRAFLARI AĞA'DAN 3-5 Mart tarihleri arasında iki güniki gece sürecek düğünün adresi ise Uludağ... Sülalesi oldukça geniş olan Ali Ağaoğlu, kızının Çırağan Sarayı'ndaki düğününe davet edemediği yaklaşık 2 bin akrabasını Uludağ'daki düğüne çağırmış.Ali Bey, düğüne davet ettiği, memleketi Trabzon ve İstanbul'da yaşayan akrabalarının tüm ulaşım ve konaklama masraflarını da üstlenmiş. Trabzon ve İstanbul'dan özel araçlarla getireceği akrabaları için kendi oteli Ağaoğlu My Mountain'ı kapatan Ali Bey, ayrıca otelinin yanındaki Bof Hotel'i de komple kapatmış. Koray-Sena Kırcal çiftinin yine gelinlik ve smokin giyeceği bu düğünün de günlerce konuşulacağından şüphem yok. MESUT YAR - POSTA BANA GÖRE DAHA ÇOK ŞAŞIRACAĞIZ! İçerde (Show TV) dizisine bakmak için içeri girdiğinizde görüyorsunuz ki herkes köstebek. Mesela dizide geçtiğimiz hafta vurulan Gökhan da (ki kendisi Yusuf Amir’in oğlu) görevli polis çıktı... Bu durumda iki taraflı oynayan köstebek sayısı üçe yükseldi. Ama ben bununla biteceğini sanmıyorum. Hem emniyette hem de çete içinde polis görünümlü köstebek ya da çeteci görünen polis sayısının ikiye katlanacağına eminim... Hatta diyorum; “Celal Baba, emniyetin yer altı dünyasına soktuğu bir köstebek ya da Yusuf Müdür yer altı dünyasının emniyete soktuğu ajan olabilir”. “Uçtun Mesut’um” diyenlere de bir çağrım var: “Bahse girer misiniz?” Bu topa girmeye var mısınız? Önceki akşam oynanan Beşiktaş-Fenerbahçe Türkiye Kupası maçında sahadan çok yorumcuyu takip ettim... Erman Toroğlu hakikaten mevcut yorumcular arasında bir şekilde en çok dikkat çeken tespitleri yapıyor. Baştan sona gerilimle dolu maçı onun tespitleriyle izlemek bana göre güzeldi; sonuç hüsran olsa da! Buradan gideceğim nokta da şu. Büyük kanallarda artık tamamen toptan çıkmış spor haberciliği ve yorumculuğunu ayağa dikecek adam sayısı toplasan 10’u bulmaz... Ama böyle tartışmalı maçlarda onların yapacakları programlar da emin olabilirsiniz ki dizilerin üstüne bile çıkabilir... TV işi dizilerden ibaret değildir, var mı itirazı olan hakikatli bir televizyon yöneticisi? Bunu oturup konuşalım! Para işi dizilerde dönüyor... İktisat ya da ekonomiyi döviz büfesi rakamlarıyla bilenler için bir “entrikalar rehberi” hazırlasak, içine borsa, altın, tahvil meselesini de eklesek; hepsini dizilerden öğrenebileceğimize kalıbımı basarım... Bakın son zamanlarda Beni Affet ve Kara Sevda isimli dizilerde şirket yönetimi ve hisse piyasasıyla ilgili son derece önemli atraksiyonlar gerçekleşiyor... Bunları daha önce de O Hayat Benim, Paramparça, Aşkın Bedeli gibi dizilerde görmüştük... Hatta bir yatırım enstrümanı olarak “resim sanatı eserlerinin” kullanıldığını da Cesur ve Güzel her hafta mıh gibi havsalamıza işliyor. Hâl böyle olunca ekonomi bültenleriyle idare edeceğimizi mi (!) sandınız ey tematik kanallar? alternatifiniz yine diziler oldu işte. Peh! Öğreneceklerimiz var... Adı Efsane (Star TV) için ettiğim tüm lafları geri alıyorum. Daha doğrusu dizinin hikaye örgüsü hakkındaki umutsuzluğumu çöpe attım, bilginize... Önceki akşam yayınlanan bölüm hikayenin sadece Erdal Beşikçioğlu karizması üzerine kurulmadığını gösterdi. İşin gençler kısmı da bir hayli dikkat çekici... Elbette zengin ve yoksul klişelerinde değişen bir şey yok ama dizinin yazım dili o klişeleri alıştığımızın çok dışına çıkarıyor... Hatta şunu iddia ediyorum; biz ebeveynlerin bu diziden çıkaracağı ders sayısı inanın az değil. Not düşülsün efendim! Reytingler de lakırdılar da aynı! Interpress son birkaç haftadır en çok konuşulan yarışmaların çeşitli mecralardaki haber sayısını göndermiş... Buna göre en çok konuşulan yarışma Survivor (tv8) olmuş ki hiç şaşırmadık. Dün akşam itibarıyla sunucu değiştiren Kim Milyoner Olmak İster (atv) ikinci, O Ses Türkiye (tv8) ise üçüncü sırada bulunuyor... Haberde dördüncülüğü gözetleme evlerinden biri olan Kısmetse Olur (Kanal D), beşinciliği ise gelinleri yarıştıran Gelin Evi (Show TV) almış... Kısmetse Olur Bu arada haber sayısı reyting rakamlarıyla da orantılı gitmiş. Bu orantı yapımların ekranda da sokakta da eşit değerde takip edildiğini gösteriyor...