10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü Evrensel Dünya İnsan Hakları Günü, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin 1948'de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda kabul edildiği gün olan 10 Aralık'ta kutlanmaya başlandı. BM Genel Kurulu, tüm devlet ve sivil toplum organizasyonlarını davet ettiği kurulda yapılan oylamayla '10 Aralık' tarihinin "Dünya İnsan Hakları Günü" kabul edilmesi ile her yıl 10 Aralık ve haftası boyunca çeşitli etkinlikler gerçekleşiyor. 

10 Aralık Dünya İnsan Hakları haftasında bu hafta İstanbul Sivil Savunma Birliği ve Kadıköy Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi (BAK Kadıköy) görevli Şahan İlseven konuğumuz.

ST: Öncelikle nasılsınız Şahan abi? 'BAK' Kadıköy kentsel arama kurtarma takımında görevlisiniz bu ekibe katılmaya nasıl karar verdiniz ve nasıl etkinlikler yapıyorsunuz?

Şİ: Serkan kardeşim merhaba benimle konuşup düşüncelerimi aldığın için teşekkür ederim. 10 Aralık İnsan Hakları haftasını kutluyorum. Dilerim insan hakları sadece bir haftaya sığdırılarak geçiştirilmez evrenselliği her zaman her yerde olmalı. Bak Kadıköy'e 2005 yılında katıldım. Takım olarak daha aktif ve fiziki olarak güçlü arkadaşlar seçildi benimde sevdiğim dallardan olmasının da etkisi ile isteyerek katıldım.

ST: Dünya ülkeleri ile kıyasladığımızda olası afet arama kurtarma ekiplerinin çalışmalarına göre ülkemizde ki çalışma ve donanımı nasıl buluyorsunuz?

Şİ: Ülkemizde sadece biz böylesi bir etkinliği bak olarak vermekteyiz binlerce cocuklara eğitim verdik hem okullarında hemde belediyenin koz yatağı kültür  merkezinde arkadaşlarımız ile çok yogun bir çalışma yürütmekteyiz. Biz ekip olarak, Akut ve sivil savunmadan eğitimler aldık uzun zamandan beri hem eğitim alıyoruz hemde okullara ve Stk larina egitim vermekteyiz özellikle cocuklara görsel olarak Kozi'de eğitim vermekteyiz. Belediye olarak bize gerekli yardımlar yapılıyor. Malzeme konusunda Kadıköy belediyesi her desteği sunmakta bir çok belediyeden daha iyi konumda olduğumuzu söyleyebilirim.  En son Aykut başkan döneminde  deprem Smilasyonunun yapılması Kadıköy için büyük gelişme oldu. BAK Kadıköy olarak iyi şeyler yaptığımıza inanıyorum.

ST: Bu hafta Dünya İnsan Hakları haftası, Sizce bireyler ve toplumsal olarak haklarımızın farkında bu konuda yeterince bilgiye sahip miyiz?

Şİ: Ben inanıyorum ki birçok yurttaşımız insan haklarını bilmiyor. Özellik ile toplum olarak ne gibi haklarımız olduğunun farkında değiliz. Yöneticilerimiz insanların haklarını insanca yaşamaları için gerekli hassasiyeti göstermeli ve son süreçte kadınların katledilmesi cinsiyet ayrımcılığı son dönemde fazlası ile gündemde olduğu için söylüyorum yaşadığımız coğrafya da evrensel bildirgenin maddelerinin birçoğunun eksik olduğunu gözlemlediğimi ifade etmek isterim.  İnsanlar özgür olmalı ve düşüncelerini özgürce ifade edebilmeliler.

ST: Yaptığınız çalışmalarda uluslararası etkinlik ve organizasyonlar ile iş birliği sağlıyor musunuz?

Şİ: Çalışmalarımızda elbette uluslararası ortak çalışmalarımız var. Özellikle son dönemlerde birçok ülkede deprem ile ilgili konferanslar eğitimler alındı. Bizim ekipten bir grup Japonya da eğitim aldı. Dünya ülkeleri ile kıyasladığımızda tabi ki istediğimiz seviyeye geldik desek te bu çok doğru olmaz. Kocaeli ve İstanbul depremlerinden sonra daha iyi durumdayız diyebilirim. Son süreçte STK’ların oluşması deprem konusunda halkımızın biraz daha bilinçlendiğini söyleyebiliriz. Tabi ki bir Japonya Amerika gibi değiliz.

ST: Ülkemiz deprem bölgesi ve bu konuda siz ve ekibinizde bulunanlar ne gibi çalışmalar yapılıyor?

Şİ: Belediye olarak üç ülke ile ortak bir çalışmanın içinde olduğumuzu söyleyebilirim. Ekip olarak sürekli eğitim vermekteyiz ve tatbikatlar yapmaya devam ediyoruz. STK ile ortak çalışmalarımız devam ediyor. Yine iş yerlerinde binlerce çalışana eğitim veriyoruz olası kayıplarda afetlerde sürekli ekip olarak görev almaktayız. Halkımızı 7 den 70 e eğitimler ile bilinçlendirmemiz çok önemli.

ST: Geçtiğimiz aylarda yaşanan depremde İstanbul’da ciddi bir panik yaşandı. Bireysel olarak olası afetlere karşı almamız gereken tedbirler uygulamalar neler?

Şİ: İstanbul’daki deprem yine kendini hatırlattı ve panik yaşanmasına neden oldu. Deprem gerçeği maalesef unutuldu. Bizler her an deprem olacakmış gibi hazırlıklı olmayız. Öncelik ile depremde sakin olmalıyız.

Çök kapan tutun hayat üçgenini bilmeliyiz. Asla merdivenleri kullanmamalı asansörlerden uzak durmalı doğalgaz ve elektrikleri kapatmalı sonra toplama alanında buluşmalıyız. Şehir dışında olanların aracılığı ile haberleşmeli ve mutlaka deprem çantalarımızı önceden hazırlamış olmalıyız. 

ST: Bulunduğunuz ekipte gönüllüler de yer alabiliyor mu ve ne gibi eğitimlerden geçiyorsunuz?

İki hafta da bir periyodik toplantımız var. Yıl için de kamplarımız oluyor yine ayda bir doğa da eğitim yürüyüşlerimiz olmakta. Diğer arama kurtarma ekipleri ile ortak çalışmalarımız olmakta. En son yine AFAD ta bir haftalık eğitimimiz oldu.

İhtiyaç olursa bulunduğumuz ekipte gönülle arkadaşlarımız yer alıyor fakat herkesi almıyoruz belirli kıstaslardan geçmesi gerekiyor.  Gönüllerden oluşan katılım sağlayanları her operasyona da götürmüyoruz.

ST: Toplumumuzu afet arama kurtarma gibi çalışmalarda bilinçlendirmek için tavsiyeleriniz nelerdir?

Şİ:  Deprem çantamızda bir miktar para Tapu araç anahtarı radyo yiyecek içecek düdük gibi malzemeler olmalı. Kadıköy dışında İstanbul’da çok ekipler var gerek STK’lar ve belediyelerin ekipleri var. Bizim belediyemizin donanımlı ekipmanları oldukça iyi bazı illerde yine bu tür afetlere karşı ekipleri mevcut. Biz ekip olarak her zaman hazır durumdayız. 6 ve 6’nın üstü depremlerde ekip olarak her zaman hazır durumdayız. Toplumumuzun afetlere karşı eğitimlerden geçmesini biz ekip olarak çok önemsiyoruz. Bu konuda çok çaba harcamaktayız. STK ile iletişime geçmeleri gerekmekte. Afat Akut ve diğer kuruluşların da çalışmaları var ama çok yeterli değil çok daha fazla çalışıp bilinçlendirilme yapılmalı.

 ST: Dünya insan hakları etkinlikleri kapsamında sizin ve ekibinizin yaptığı çalışmalar var mı varsa bizleri bilgilendirir misiniz?

Şİ: Bu anlamda deprem afet arama kurtarma ile ilgili etkinliklerde halkımızı bilinçlendirme eğitimlerinin içinde yer alıyoruz. Dünya insan hakları etkinliği yalnızca bir haftada tüm günlerde etkili olmalı bilinçlenmeli cinsiyet ayrımcılığı yapmadan özgürce yaşayabilmeli her birimizin farklı özellikleri ile önce insan diyerek yaşamlarımızı daha iyi ve kaliteli hale getirme çabasında olabilmeliyiz.

ST: Geçmişinizde boks ile ilgilendiğinizi biliyorum. Boks sporunun size faydaları neler oldu?

Şİ:  Öncelikle sporla ilgilenmek kadar güzel bir duygu olamaz. Boks sporu sayesinde pek çok değerli insanla tanıştım. Türkiye de başarılı olmuş pek çok sporcu ve spor hocası ile tanışma fırsatı buldum.  Boks bende özgüven yarattı boks sporu çok asil ve centilmenlik boksörler son derece nazik ve hümanisttirler. Bu özelliklere en güzel örnek sensin. Bende boksör olduğum için asla kaba kuvvetten yana biri değilimdir. Boks sporu zor ama insanı fiziki ve ruhsal olarak  çok geliştirdiğine inanıyorum deneyimleyen biri olarak.

ST: Ülkemizde dağcılık sporu ile ilgilenenler arasında pek çok kayıp söz konusu olabiliyor? Bu konuda düşünceleriniz neler bu tarz trajedilerin olmaması için alınması gereken önlem ve tedbirler nelerdir?

Şİ: Ülkemizde dağcılık sporuyla ilgilenenlerin tırmanışlarda mutlaka bilinçli ve güvenilir rehber ile gitmeleri çok doğru olur aksi halde sıkıntılar yaşanılır gidilen yerlerde mutlaka haber verilmeli jandarma yada oradaki kuruma kışın  gidilecekse kış tertibatlı ve bilinçli eğitim almış dağcı  arkadaşlarla gidilmeli asla eğitimsiz ve isi bilmeyenler götürülmemeli dağcılık sporunu çok ciddi zorlukları var en küçük hata hayatına mal olmakta son donemlerde kayıpların olması birazda eğitimsiz ve bilinçsizce  davranışlardan kaynaklanmakta ekip işi organizasyon a onem verilmeli kış dağcılığına  yaz dağcılık faliyeti gibi  gidilmemeli mutlaka isi bilen ve deneyimili ve bilinçli dağcılarla  faliyet yürütmeliler.  

ST: Sizlere nasıl ulaşabilir eğitim ve etkinliklerinize nasıl katılım sağlayabiliriz. Şİ: Bizlere Kadıköy belediyesinden BAK diye internete girdiklerinde ulaşılabilir orada hem telefon hemde internet aracılığıyla mutlaka ulaşabilirler bizim eğitimlerimize koz yatağı afet eğitim ve bilinçlendirme parkımız var hem gezebilirler hemde faliyetimiz hakkında bilgilenebilirler.

ST: Adrenali oldukça yüksek organizasyonun bir parçası olmanızın dışında maraton koştuğunuzu da biliyorum. Maraton koşusu ve boksun size fiziksel ve ruhsal faydaları neler biraz bahseder misiniz ?

Şİ: Maraton ve boks her ikisi de zor çok sabır isteyen spor dalları. Antrenmanların aksatılmadan yapılması çok önemli. Fiziksel anlamda  kendimi çok iyi hissediyorum ve antrenman yapamadığımda kendimi suçlu hissediyor o gün yemek yemek dahil pek çok şeyi hak etmediğimi düşünüyorum. Tabi ki doğru değil ama disiplinli olunca kabul edemiyorsun. Koşmak bende bir yaşam felsefesi başlı başına. Bu duyguyu ancak koşan bilir diyebilirim. Dağcılıkta daha başka bir duygu zorlukları aşıp zirveye ulaşmak zor ama böyle başka bir haz anlatılmaz yaşanır. İki hafta önce aladağlar da zirve yaptık. 4 Arkadaş gittik çok zor geçti kar buz soğuk ama gecenin 2nde yola çıkmak ve saatler sonra zirve yapıp dönüş zor olsa da dağları seviyorum. Sağlıklı olduğum sürece zirve yapmaya devam.