DEPREMİ DURDURACAĞIM DEDİ, 13 KİŞİYİ KATLETTİ!

DEPREMİ DURDURACAĞIM DEDİ, 13 KİŞİYİ KATLETTİ! 25 Ocak 2020 - 22:21 | Güncelleme:

ABD'nin California şehrinde ailesiyle birlikte yaşayan 23 yaşındaki şizofreni hastası adam, büyük bir depremi durduracağına inandığı için 13 kişiyi vahşice katletti.

1947 yılında mutlu bir ailede dünyaya gelen Herbert Mullin, normal bir hayata sahipti. Öğrenciyken kendisine altın çocuk gözüyle bakılıyor ve ileride çok iyi yerlere geleceğine inanılıyordu. Dışarıdan bakıldığında dört dörtlük bir hayata sahip olan Mullin'in hayatı bir anda değişti. Öyle bir travma yaşadı ki 13 kişinin ölümüne sebep olacak hale geldi. Bir trafik kazasında kaybettiği dostunun ardından Mullin'in hayatı da bir anda tepetaklak oluverdi.


Liseyi bitirdikten sonra Mullin kötü alışkanlıklar edinmeye başladı. Henüz 19 yaşındayken uyuşturucu kullanır oldu ve sonrasında da bir bağımlıya dönüştü. Mullin'de şizofreni başlangıcı olabileceği düşünülüyordu ve bazı uzmanlar, arkadaşının ölümüyle yaşadığı travmanın Mullin'in hastalığını tetiklediği görüşündeydi. Uyuşturucu bağımlılığından kurtulmak için Mullin kendi arzusuyla hastaneye yattı ancak tedavi başarılı olmadı. Mullin'in durumu günden güne kötüye gider olmuştu.


Ailesi 21 yaşındayken Mullin'in durumunundaki kötü gidişatı fark etmişti, çocuklarının mental bir rahatsızlığı vardı. Mullin 23 yaşına geldiğinde ise üç farklı doktor kendisine şizofreni teşhisi koydu. Herbert Mullin'in doğum günü San Fransisco Depremi'nin yıldönümüne denk gelmişti. Durumu kötüleştikçe Mullin'in olaylar arasında kurduğu bağlantılar da ölümcül bir hal almaya başlamıştı. 1972 yılında bir matematikçi, 4 Ocak 1973 tarihinde bir deprem olabileceğini tahmin etmişti. Mullin'in iç sesi, bunu kendi doğum günüyle birleştirmiş ve ona bu felaketleri önleyebilecek tek kişinin o olduğunu fısıldamıştı.


Mullin'e göre daha büyük bir felaketi önlemek için küçük kayıplar vermek gerekiyordu. Bu düşünceyle birlikte Mullin, arka arkaya cinayet işlemeye başlamıştı. Mullin'in ilk kurbanı Lawrence White adında bir adamdı. Onu yol ortasında otostop çekerken görmüş ve beyzbol sopasıyla öldürmüştü. Zihni, Mullin'e "Bu adamı öldür ve insanlığı kurtar!" emrini vermişti. Mullin'in ikinci kurbanı yine otostop çekmekte olan bir üniversite öğrencisi oldu. Mary Guilfoyle adlı genç kız, Mullin tarafından bıçaklandı ve cesedi parçalara ayrıldı. Mullin, cesetten kalan parçaları yolun ilerisine bırakıp kaçtı.


Mullin daha sonra günah çıkarmak için kiliseye gitti ve onu dinleyen Peder Henri Tomei'ye bütün suçlarını itiraf etti. Ancak yaptığı itirafın ardından Tomei'yi de bıçaklayarak öldürdü. Mullin'e göre din adamı kendisini bütün insanlığın refahı ve huzuru için feda etmişti. Bütün bu cinayetlerin ardından 25 Ocak günü gelip çattı ve Mullin o gün 5 kişinin ölümüne sebep oldu. Mullin'in ilk kurbanları eski bir arkadaşı ve onun karısı oldu. Ardından eski evine giden ve orada yaşayan kadınla 6 ve 9 yaşlarındaki iki çocuğunu öldürdü. Gerçekleşmesi beklenen depremin hala olmamış olması da Mullin'e göre onun haklı olduğunun en büyük kanıtıydı.


Gittiği bir kamp alanında bulduğu dört genci öldürdü, üstelik bunu yaparken onların telepati yoluyla kendisiyle iletişim kurduğuna ve onları öldürme izni verdiklerine inanıyordu. Mullin, son kurbanını gündüz vakti herkesin gözü önünde öldürmeye çalışınca yakalandı ve mahkemeye çıkartıldı. Yeterli kanıt olmadığı için işlediği 13 cinayetin 10'undan hüküm giydi ve müebbet hapse mahkum edildi. Herbert Mullin, mahkeme sırasında kendisini temsil etmek istedi ancak akli dengesinin yerinde olmadığı söylenerek bu isteğine itiraz edildi.


Mullin'e her ne kadar müebbet hapis cezası verilmiş olsa da kendisi 2020 yılında şartlı tahliye hakkı kazanıyor ve gözünü kırpmadan 13 kişinin ölümüne sebep olan bu adamın serbest kalması söz konusu. Mullin serbest bırakılacak mı, yoksa ömrünün geri kalanını tedavi altına alınarak mı geçirecek bilemiyoruz. Gelişmeleri merakla bekleyeceğiz...