TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! SİNA KOLOĞLU, ONUR BAŞTÜRK, MESUT YAR, RAHŞAN GÜLŞAN VE YÜKSEL AYTUĞ BUGÜN HANGİ KONULARI YORUMLADI?..

TV YAZARLARINDAN SEÇMELER! SİNA KOLOĞLU, ONUR BAŞTÜRK, MESUT YAR, RAHŞAN GÜLŞAN VE YÜKSEL AYTUĞ BUGÜN HANGİ KONULARI YORUMLADI?.. 5 Şubat 2016 - 12:47 | Güncelleme:

Onur Baştürk – Hürriyet Kelebek

ÇOK SIKICI BİR TEPKİ

Cem Adrian şarkı yarışmalarına tepki göstermiş. “Müziğe âşık ruhlara umut ve ışık sunuyorsunuz. Sonra o güzel insanlar ışığa uçan kelebekler gibi sizden medet umuyor” diye gayet şairane başlamış, sonra şöyle bitirmiş:

“O koltuklarda utanmazca oturup bunu yapıyorsunuz. Şu fani dünyada insanların umutlarını sömürüp gözyaşlarıyla beslediğiniz reytinglerden kazandığınız her maddi şeyin hesabını ödemenizi diliyorum.”

Adrian gibi düşünmüyorum.

Bu bir çark.

Yarışmacılar da bu çarka bile isteye giriyor, aptal değiller.

Çarkın içinden birinci olarak çıksalar bile bundan sonrasının şans olduğunun farkındalar. 

Mesut Yar - Posta

GÜLLER DAHA SOLMADAN...

Güllerin Savaşı'nın final kararı almasından sonra sonra da karakterler de yeni işleriyle buluşmaya başladı. Mesela Barış Kılıç, 'Oyun Bozan' isimli bir dramayla izleyicinin karşısına çıkacak. Barış Kılıç'ın dizideki partneri Tuvana Türkay olmuş. Show TV'e yayınlanacak dizinin yapımcısı ise Süreç Film, yönetmeni de Emre Kabakuşak. Akibeti mi; onu da siz belirleyeceksiniz sevgili izleyici!..

AHLAK TİMSALLERİ SINIFTA KALDI!..

Şu dizilerdeki ahlak timsalleri ağabeyleri ve ablaları görüyor musunuz? Hepsinin geçmişini karıştırınca ne tuhaf gerçekler ortaya çıkıyor. Karagül'de Kendal son bülüm itibariyla bildiğin peydahlanmış bir ağa oldu. Ahlak timsali validesi Kadriye Hanım adamımızı Terzi İdris'in katkılarıyla (!) doğurmuş. Aynı dizide daha önce bir başka gayrimeşru çocuk da Kadriye Hanım ile kızkardeşi Fikriye'nin ortak yapımı olan Kenan'dı yanılmıyorsam. Pes vallahi. Buradar bakınca manzara Beni Affet, Kaderimin Yazıldığı Gün vesaire gibi dizilerde sıkça işlenen kimin eli kimin cebinde meselesine hatırlatıyor, vay anam! 

Rahşan Gülşan - Sözcü

BU KEZ ALKIŞLAR POYRAZ'IN YÖNETMENİNE...

Yine müthiş bir bölüm izledik. Kanal D’de yayınlanan ‘Poyraz Karayel’ dizisi insanın içini tüketmiyor. Senarist Ethem Özışık, yarattığı bir sırla, bir gizle haftalarca idare etmiyor. Hikayeyi çok hızlı akıtıp, alıştığımız Türk dizi endüstrisi geleneklerini yerle yeksan eyliyor. Hem de ne eylemek…

Hem sürekli yeni bir hikaye yaratıyor hem de yeni karakterleri diziye sokup çıkarmak konusunda elini korkak alıştırmıyor.

Önceki akşam izlediğimiz bölümde yönetmen Çağrı Vila Lostuvalı meseleye dizi değil sinema gibi yaklaştığını gösterdi.

Özellikle bölümün final sahnelerindeki müthiş planlarla izleyiciyi hikayenin içine daha da çok soktu. Bu arada dizinin ışık ekibi de süper bir iş çıkarıyor. Uzun lafın kısası, önceki akşam uzun süre hatırlayacağımız bir bölüm izledik. Ve bu bölümde yaşananların dizinin hikayesine katacağı karanlık ton, bir süre daha keyifli bir izlenceye tanık olacağımızın habercisi gibi. 

Sina Koloğlu - Milliyet Cadde

BANA EPEY KIZDI

‘Mayıs Kraliçesi’ Yağmur Tanrısevsin’in starlık deneyimi oldu. Kendisi bana epey kızarak, Twitter’dan engellemiş. Kızmaya gerek yok, sonuçta, yaş genç ve artık adı bilinen bir oyuncu kendileri. Sanırım başrol işi birçok değişkene bağlı. Senaryo, yönetmen ve role uygunluk vs... Dizide bu anlamda çok eksik vardı. Daha ilk bölümde ‘ben fazla gitmem’ mesajı veriyordu. Mint Yapım için kendi uzmanlık alanlarının dışında farklı bir çalışma oldu. Onların da aldıkları dersler vardır mutlaka...

‘HAYAT ŞARKISI’ KİME YARAR?

Fragman dönüyor iş belli; total kitleyi kapalım hesabı... Artık senaryoyu kim yazıyor, diziyi kim çekiyor diye sormak yerine, iş kime çekiliyor sorusu daha doğru gibime geliyor. Hep söylerim, evde Pink Floyd dinleyip, ‘halk tipi’ diziler çeken bir sektördür bizimkisi. Başrol Burcu Biricik için de, Yağmur kardeşim için de söylediklerim geçerli olacak. Ev ahalisi, “Bu oyunuyla diziyi nasıl götürecek?” dediler. ‘Şeref Meselesi’nde alanı belliydi ve bu çerçevede başarılı bir portre çizdi. Şimdi alan geniş, başrol olunca her pası iyi değerlendirmek gibi bir durum söz konusu. Bu rolün altından kalkabilecek mi? 

Yüksel Aytuğ - Sabah Günaydın

KUCAKLAŞMANIN TAM VAKTİDİR!

Haber bültenlerinde sırtlarına yükledikleri yataklar ve ellerine aldıkları birkaç torba eşya ile Diyarbakır'ın Sur ilçesini terk eden vatandaşlarımızın halini görüp de içi yanmayan var mı? Yüreğinde azıcık vicdan barındıran herkes; küçücük bebelerin sefilliğinden, ne yapacağını bilemeyen babaların çaresizliğinden, sırtta taşınan yatalak yaşlılardan, gözü yaşlı analardan dertlenir zaten...

Adam, peşine ailesini takmış, birkaç parça eşyasını üç tekerlekli işporta arabasının üzerine yüklemiş, "Şimdi ne yapacaksınız?" diye soran muhabire cevap veriyor: "Bilmiyorum. Gidecek hiçbir yerimiz yok..."

Devletimizin gücü her şeye yeter evelallah! Mutlaka o çaresiz ve muhtaç insanları barındıracak bir yerlerimiz, evinden yalınayak kaçan bebenin ayağına geçirecek bir çift çorabımız vardır. Suriye'de Esad zulmünden kaçanlara nasıl kol kanat gerdiysek, öz vatandaşımıza da göstermeliyiz şefkatimizi.