PUTİN VE MACRON ZİRVESİNE  'UZUN MASA' DAMGASINI VURDU!

PUTİN VE MACRON ZİRVESİNE 'UZUN MASA' DAMGASINI VURDU! 8 Şubat 2022 - 09:20 | Güncelleme:

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşen Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron sosyal medyanın gündemine oturdu. Diplomatik bir çözümde rol almak için Moskova'ya giden Fransız liderin Putin ile arasındaki mesafe gündem oldu.

Rusya'nın başkenti Moskova'da gerçekleştirilen Putin - Macron zirvesine 'uzun masa' damgasını vurdu.

Ukrayna krizine diplomatik çözüm bulmak için Moskova'ya gelen Macron Rus mevkidaşı ile 'mesafeli' bir görüşme gerçekleştirdi.

'SENİN TARAFINDA HAVA NASIL?'

Uzun bir masanın iki ucunda oturan iki liderin görüşmesi 5 saat sürdü. New York Post gazetesi iki lider arasındaki mesafeyi 'Senin tarafında hava nasıl?' sözleri ile ti'ye aldı.

İngiliz Daily Mail ise zirve haberini 'hala aralarında kilometreler var' başlığı ile okurlarına sundu.

İki liderin görüştüğü uzun masa sosyal medyanın da gündemine oturdu. Pek çok kullanıcı diplomatik çözümde rol sahibi olabilmek için Moskova'ya giden Macron'un eli boş döndüğü yorumunda bulundu.

KREMLIN BÖYLE KARŞILADI: ÖNEMLİ ATILIMLAR BEKLEMİYORUZ

Kritik ziyaret henüz gerçekleşmeden Macron'un pek de hoşuna gitmeyecek bir açıklama gelmiş, Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron arasındaki görüşme öncesinde gazetecilere verdiği demeçte şu ifadelere yer vermişti;

'Durum tek bir toplantıda belirleyici atılımlar beklemek için çok karmaşık. Görüşmede önemli bir atılımın yaşanmasını beklemiyoruz.'

PUTIN'DEN SERT SÖZLER

Görüşmenin ardından Putin ve Macron ortak basın toplantısına geçti. Putin basın toplantısında ilk sözü alan lider olurken yine hedefinde batılı ülkeler ve NATO oldu.

Rus ordusunun Ukrayna sınırına konuşlanması ve tatbikatlar yapmasını eleştiren batılı ülkelere ve NATO'ya sert tepki gösteren Putin, 'Askeri altyapılarını sınırlarımıza kadar yaklaştıran NATO ve üye devletler, silahlı kuvvetlerimizi nereye ve nasıl yerleştireceğimiz konusunda bize ders vermeye kalkıyor. Rus birliklerinin kendi topraklarındaki eylemleri Ukrayna'ya karşı Rus tehdidi olarak sunuluyor' dedi.

Sözlerinin devamında NATO üyelerini suçlayıcı ifadeler kullanmayı sürdüren Putin, üye ülkelerin Ukrayna'ya yaptıkları silah sevkiyatlarını eleştirerek, 'NATO üyesi ülkeler tarafından modern silahların sevkiyatına devam ediliyor ve Ukrayna ordusunun modernizasyonu için önemli ölçüde mali kaynaklar ayırmaya devam ediyor. Elbette bu konuları cumhurbaşkanıyla 6 saate yakın bir süre konuştuk" ifadelerini kullandı. Putin birçok kez dile getirdiği NATO'nun kendilerini düşman olarak gördüğü sözlerini yineleyerek, "NATO'nun eylem planında Rusya düşman olarak görülüyor' şeklinde konuştu.

NATO'nun yanı sıra Ukrayna'yı da hedef alan sözler kullanan Putin, Kiev yönetiminin Minsk anlaşmalarını ortadan kaldırmayı amaçladığını iddia ederek, "Kiev'in mevcut yönetiminin Minsk anlaşmalarını feshetmek için bir yol çizdiği kanaatindeyim. Anayasa reformu, genel af, yerel seçimler ve özel statünün yasallaşması gibi temel konularda bir ilerleme yok" derken Minsk'te imzalanan 'Steinmeier formülü'nün hala önemli bir yer edinemediğini belirtti. Putin ayrıca Macron'un, Kiev'e yapacağı ziyareti hatırlatarak burada kendisinin zorlu bir görüşme beklediğini söyledi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna'nın, Kırım'ı geri almak için askeri yollara başvurması durumunda NATO ile savaşabileceklerini ima ederek, 'Fransa dahil Avrupa ülkeleri Kırım'ın, Ukrayna topraklarına ait olduğuna inanıyor, bizde buranın Rusya Federasyonu'nın bir parçası olduğuna inanıyoruz. Ukrayna doktorinlerine göre eğer bu durum askeri operasyonlarla değiştirilmeye kalkılırsa Rusya ile NATO arasında bir çatışma olacaktır. NATO ile savaşa mı gireceğiz?' dedi.

Kırım konusunda Batı'ya gözdağı veren Putin yine aynı cümleyi vurgulayarak, 'Rusya ile savaşmak mı istiyorsunuz?" sözlerini kullanarak, "Ukrayna NATO'ya katılır ve Kırım'ı döndürmeye çalışırsa, Avrupa ülkeleri otomatik olarak savaşa sürüklenecek ve bunun kazananı olmayacak' şeklinde konuştu.

'POROŞENKO'YA SIĞINMA HAKKI VERMEYE HAZIRIZ'

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Zelensky'den önceki Ukrayna Devlet Başkanı Pedro Poroşenko'un ülkesinde baskı altında tutulmasının altını çizerek önemli ifadeler kullandı.

Poroşenko'nun, Moskova yanlısı iktidarı devirerek yönetimi ele geçirdiğini hatırlatan ve şimdi kendisinin aynı duruma düştüğünü ima eden Putin, 'Onun Minsk anlaşmalarını imzaladığı ima edilerek ihanetle suçlanıyor. Evet anlaşmaları imzaladı. Ne olmuş? Bütün ülke ve güvenlik konseyi bunu kabul etti. Poroşenko'ya insani nedenlerden dolayı siyasi sığınma hakkı vermeye hazırız. Ben şaka yapmıyorum. Gerçekten politikasını sevdiğimiz veya beğendiğiniz için değil, insani nedenlerden dolayı' diye konuştu.

Rusya'nın, ABD ve NATO'ya sunduğu güvenlik garantileri konusunda düşüncelerini dile getiren Putin, NATO'nun, Sovyetler Birliği'ne karşı kurulduğunu fakat 1997 yılından sonra Rusya'ya karşı tavır alarak genişlemesini sürdürdüğünü anlatarak gelinen süreçte bu adımları kendileri için tehdit olarak gördüklerini söyledi.

Kendilerinin sunduğu güvenlik garantileri taslağına çekimser yaklaşan NATO ve ABD ile bu konuda diyaloğu sürdürmek istediklerini vurgulayan Putin, 'Bunun diyaloğumuzun sonu olduğunu düşünmüyorum' şeklinde konuştu.

Öte yandan Rus paralı asker grubu olarak bilinen Wagner'in, Mali'deki varlığına dair gelen eleştirilere cevap veren Putin, 'Mali'deki yetkililer, Wagner özel güvenlik şirketine devlet düzeyinde davette bulundu, Rus makamlarını buna itiraz edeceği bir durum yok' dedi.

MACRON UMUTLU: ÖNÜMÜZDEKİ BİRKAÇ GÜN BELİRLEYİCİ OLACAK

Macron ise 'Önümüzdeki birkaç gün belirleyici olacak ve güçlü görüşmeler gerekecek. Avrupa'da yeni bir istikrar ve güvenlik düzenini garanti altına almak için birlikte çalışmaya kararlıyız' dedi.

Ukrayna krizinde gerilimin azalması konusunda umutlu olduğunu kaydeden Macron 'Rusya ve Fransa arasında yakınlaşma koşulları olduğunu söyleyebileceğime inandığım bir dizi öneri başlatmayı mümkün kılan bir görüşmemiz oldu. Yakınsama unsurlarını oluşturmaya çalıştık. İlk unsur, kimsenin çıkarına olmayacak herhangi bir tırmanıştan kaçınmak için çalışma ihtiyacıdır' ifadelerini kullandı.

Rusya ile diyaloğun öneminin altını çizen Macron 'Artık durumun ciddiyetinin ve barışın korunmasının yolunu bulmanın farkındayız. Barışı korumak için hala zaman var. Rusya ile konuşmazsak, barışı inşa etmek için kolektif yeteneğimizi arttırıyor muyuz? Hayır' dedi.

Macron 'Kıtamızın güvenliğinin sağlanması geçmişin hatalarını yeniden yaratmamamızı gerektiriyor. Birçok Avrupa Birliği üyesinin travmalarını görmezden gelerek bugünümüzü ve geleceğimizi inşa edemeyiz. İstikrarsızlığın Avrupa'ya dönmesi riskini göze alamayız' diye konuştu.

Macron bugün Ukrayna'da diplomatik temaslarda bulunacak.